Avustralya’da şiddetlenen ve kontrol altına almakta güçlük çekilen orman yangınları, halihazırda yıkıcı sonuçlara yol açtı. Olaylar yaşanırken Başbakan Morrison Hawaii tatiline çıkmasına tepkiler büyürken, iklim krizi karşısında eyleme geçilmemesi de eleştiri topladı.
Haber: Çisil Sevinç
Avustralya aylardır sıcak ve kuru hava koşulları ile birlikte başlayan orman yangınlarıyla savaşıyor. Orman yangınları üç eyalette birden şiddetlenirken, Eylül ayından beri Avustralya’daki orman yangını krizi en az 9 can aldı, 700’den fazla evi yok etti ve milyonlarca hektarlık alanı yakıp kül etti.
Yeni Güney Galler lideri Gladys Berejiklian, yıkıcı yangın koşullarının bir Avustralya topluluğunu tamamen yerle bir ettiğini söyledi. Berejiklian, Sidney’in güney batısında kalan 400 kişilik Balmoral kentinden pek bir şey kalmadığını ekledi. Güvenlik önlemlerinden dolayı insanların kente dönmesi hala yasak.
Berejiklian, insanların topraklarına ve mülklerine en kısa zamanda dönmelerini istediklerini ancak bunun güvenli bir şekilde olması gerektiğini belirtirken “İnsanlar mülklerini kaybetmiş olsa da ellerinde ne kaldığını görebilmek adına dönmek istiyorlar.” dedi.
İtfaiye yetkilileri kuru ve sıcak hava koşulları faktörlerinden dolayı eyaletlerdeki yangınları kontrol etmekte güçlük geçiyor. Hafta sonu birçok küçük şehir yangınlardan ciddi şekilde etkilendi.
Güney Avustralya bölgesindeki Adelaide Dağları’nda en az 86 ev yanarken, Cumartesi günü (21 Aralık) bir kişi evinde ölü bulundu. Yeni Güney Galler’de Pazar gecesi (22 Aralık) 98 yangın halen devam ediyordu.
Avustralya kömürlü termik santrallara olan bağımlılığı nedeniyle dünyadaki en büyük karbon emisyonu yapıcıları arasında. Ülke, 2030 yılına kadar karbon emisyonlarını 2005 seviyesine göre %26 oranında düşürme taahhüdü verse de Başbakan Scott Morrison eyleme geçmemekle şuçlanıyor.
Orman yangınlarının oluşturduğu duman Sidney’de solunum maskelerinin tükenmesine neden olurken ülkenin itibarını zedeliyor.
Başbakan Tatile Çıktı
Avustralya’nın en kalabalık eyaleti Sidney, aşırı sıcaklık ve kuvvetli rüzgarların 100’den fazla yangına yol açmasıyla Perşembe günü (19 Aralık) ikinci kez acil durum ilan etti. 41.9 derece ile Avustralya’da kaydedilen en sıcak günün ardından, sokaktaki yaşamı engelleyen kalın bir duman liman şehrini kapladı. Bu gelişmeleri, Başbakanın aynı tarihlerde tatilde olması nedeniyle yokluğuna doğan tepkiler sonucu Kirribilli House önünde toplanan binlerce insanın protestosu takip etti.
Başbakan yardımcısı Michael McCormack protestolar üzerine yaptığı açıklamada Morrison’un erken dönmesine ihtiyaç olmadığını söyleyerek kendisinin eyalet kontrol merkezinde olduğunu söylese de tepkileri dindiremedi.
Morrison’ın Hawaii’de olduğu anlaşılınca öncesinde medyaya yaptıkları yalanlamanın asılsız olduğu ortaya çıktı ve Morrison Cuma günü (20 Aralık) yaptığı açıklamada tatilinden erken döneceğini açıkladı. Açıklamada ne kadar erken döneceği belirsiz kalan başbakan, pişman olduğunu belirtirken özür dilemedi.
Eleştiriler karşısında gezisini Pazar günü (22 Aralık) sonlandıran Morrison, ülkedeki kriz esnasında çıktığı Hawaii tatili için özür diledi. Morrison, “Bazı aileler çok büyük stres altındayken benim ailemle tatil yapmamın insanları üzeceğini anlıyorum.” dedi.
Yangında görevli memurlarla yaptığı kısa toplantısı sonrasında konuşan Başbakan, Avustralyalıların yangınlar hakkında gergin olduğunu bildiğini ancak yangınlara dünyadaki en iyi müdahalenin yapıldığını söyledi.
İklim değişikliğinin hava koşullarındaki değişime sebep olduğunun farkında olduğunu söylerken, bu değişimlerin Avustralya’daki orman yangınlarına doğrudan etki ettiği görüşünü kabul etmedi.
Çoğu Avustralyalının bu yılki yangınlarla iklim değişikliğini bağdaştırması sonucunda Başbakan yardımcısı Michael McCormack küresel ısınmayla mücadelede daha fazlasının yapılması gerekliliğini kabul etti.
Avustralyalılar, Scott Morrison’ın hükümetini ülkedeki sıcak hava dalgasının rekor kırmasıyla kötüleşen yangınlar karşısında küresel ısınma konusunda eylemsiz olmakla suçluyor.
Orman yangınlarının iklim değişikliği ile bir ilgisi olup olmadığı merak konusu. Orman Yangınları ve Doğal Tehlikeler Kooperatif Araştırma Merkezi başkanı Dr. Richard Thornton, yaptığı açıklamada “Olaylar halihazırda devam ederken bu olayları genel olarak iklim değişikliği etkileriyle bağdaştırmakta zorlanıyoruz.” dedi ve ekledi: “Ancak şunu biliyoruz ki Avustralya artık uzun dönem sıcaklık ortalamasının 1 derece üzerine çıkıyor.”
Thornton aynı zamanda yangın dönemlerinin erken başlamasına ve çoğu bölgede artan yangın tehlikesine dikkat çekti.
Sidney Üniversitesi’nden ekolojist Glenda Wardle buna katılarak “Her hava olayı doğrudan iklim değişikliğinin sonucu olmasa da, eğilimlere bakıldığında küresel iklim değişikliği ile bağdaştırmamanız imkansız oluyor.” diye konuştu.
Thornton, sıcaklıkların artmasının yangınların aşırı sonuçlarıyla daha sık karşılaşamaya neden olacağını ifade ederken “İyi yangın dönemi ve kötü yangın dönemi arasında görebileceğimiz bütün farklar 1 derecelik sıcaklık artışında yatıyor. Yıkıcı olaylar daha sık yaşanacak.” dedi.
BM iklim şefi Stiell, gelecek hafta toplanacak G20 liderlerine iklim finansmanı çabalarına destek verme çağrısında…
İlham Aliyev’in geçtiğimiz 1 senede yaptığı konuşmaları analiz eden bir çalışmaya göre, COP29’un ev sahibinin…
G7, son 20 yılda iklim finansmanı borçlarını ödememesi nedeniyle COP29’da “Günün Fosili” ödülünü aldı. BM…
Bu yılki BM iklim zirvesine ev sahipliği yapan Azerbaycan, fosil yakıt patronlarına ve lobicilere başkanlığın…
Azerbaycan COP29 Başkanlığı, girişimin 2025 sonrası iklim finansmanı hedefiyle ilgili müzakerelerle iç içe geçme riski…
UNEP, küresel ısınmayı olumsuz yönde etkileyen metan emisyonlarını azaltmaya yönelik taahhütlerin arttığını, ancak bu yöndeki…