;
Ekonomi

Avrupa Yatırım Bankası’nın “AB’nin İklim Bankası” Olmak İçin Daha Çok Yolu Var

Avrupa Yatırım Bankası, 2019 sonunda “AB’nin İklim Bankası” olma planını açıkladı. Fakat, Bankanın, “Avrupa Birliği’nin İklim Bankası” olabilmek için havaalanı büyümelerini desteklemeyi bırakması ve fosil yakıtlara borç verme politikasındaki boşlukları kapatması gerekiyor.

Yazı: Xavier Sol

Çeviri: Sena Akkoç

Fosil yakıtlara desteği kaldıran bir enerji politikasının onaylanması ve tüm Avrupa Yatırım Bankası (AYB) operasyonlarının 2020 yılı sonuna kadar Paris Anlaşması’nın hedefleriyle uyumlu hale getirilmesi taahhüdü bir dönüm noktası oldu.

Bu tarihi adımdan sonra sıra AYB’nin sözlerini yerine getirmesinde.

Şu anda AYB hâlâ iklim taahhütleriyle çelişen projeleri büyük ölçüde destekliyor. 2016-2019 döneminde enerji ve ulaşım sektörlerinde 28,7 milyar euro değerindeki yüksek karbonlu operasyonları finanse etmişti.

Counter Balance tarafından yayımlanan rapora göre AYB, havaalanlarının genişletilmesi için 4 milyar euronun üzerinde, yollar, otoyollar ve otoyolların inşası veya genişletilmesi için 10,65 milyar euro ve denizcilik sektörü için fosil yakıtlı gemileri de kapsamak üzere 2,83 milyar euro yatırım sağladı.

Enerji sektöründe fosil yakıtlar için planlanan yasağa rağmen AYB’nin nükleer enerji ve fosil yakıt altyapısını desteklemeye devam etmesine izin veren politikasında boşluklar bulunuyor. Örneğin Haziran ayının ortasında Kıbrıs’ta tartışmalı bir gaz terminali ile Bulgaristan ve Sırbistan arasında bir boru hattı için krediler onaylandı.

30’dan fazla STK, AYB’nin iklim yol haritasının bir parçası olarak hâlâ havalimanlarına ve otoyollara büyük yatırımlar yapmayı düşündüğünü keşfettiklerinde tetikte beklemeye başladılar.

Bunlar, bir iklim bankasının desteklemeyi bırakması gereken projeler.

AYB’nin “iklim hareketi” olarak sınıflandırdığı projeler genelde sürdürülebilir olmayan projeleri de kapsıyor. AYB, “yeşil ve düşük karbon gazı” ya da “yeşil havacılık” gibi endüstrinin şekillendirdiği terimleri kullanarak her zamanki gibi yeşil badana yapıyor.

“Yeşil ve düşük karbonlu gaz” da yanlış bir vaat. AB’nin gerçek yenilenebilir gaz üretimi potansiyeli, endüstrinin mümkün olduğunu iddia ettiğinin yalnızca bir kısmı ve mevcut fosil gaz kullanımının yerini almak için asla yeterli olmayacak. Avrupa enerji sisteminin geleceği için bu niş alana odaklanmak uzun vadede güvenilir bir yol değil. Bu çözüm; enerji verimliliğini finanse etmek, binaların yenilenmesi ve Avrupa ya da ötesinde yenilenebilir enerjinin geliştirilmesi için acil ihtiyaçlardan ayrılmaya sebep oluyor.

“Yeşil havacılık” da belirsizce sürdürülebilir bir gelecek sözü vererek havacılık sektörüne yapılabilecek etkili kamu yatırımlarını riske atan bir diğer efsane. Bazı iyileştirmeler mümkün olsa bile, emisyonları engelleme ya da alternatif yakıt kullanımı gibi karbonsuzlaştırma seçenekleri sorunlu sonuçlar doğuruyor, ana sorun olan uçak sektörünün büyümesine çözüm bulmaktan uzaklaştırıyor.

İklimimizin geleceği üzerine bu belirsizliklerle bahse girilmesi sahtekârlık ve haksızlık.

Şeffaflık da iklim kriziyle mücadelede AYB için başka bir konu.

AYB, projeleri doğrudan finanse etmenin yanı sıra finansal aracılarla da çalışıyor. Aracıların kullanımı son 20 yılda hızla arttı ve şu an bankaların faaliyetlerinin üçte birini temsil ediyor.

Bu aracılar, daha küçük proje ve şirketleri finanse etmek için AYB’nin desteğinden yararlanan kamu veya ticari bankaları ve yatırım fonları.

Sonuç olarak paranın nereye gittiğini görmek neredeyse imkansız. Bu durum kirleticiler için açık bir çek olarak sonuçlanabilir.

AYB, bu aracıların kamu fonlarına erişeceklerse güvenilir karbondan arındırma planlarını benimsemeleri ve AYB tarafından desteklenen tüm operasyonlar hakkında şeffaf bir şekilde rapor vermesi için açık şartlar getirmeli.

AYB’nin “AB’nin İklim Bankası” olma isteğini yaşamak için 2020 sonuna kadar iddialı bir iklim yol haritası benimsemesi gerekiyor.

AYB’nin COVID-19 krizine karşı AB’nin ekonomik toparlanma paketinin bir parçası oluşu ve Avrupa Yeşil Düzeni’ni finanse etmedeki kilit rolü hesaba katılınca, “AB’nin İklim Bankası” olma yolundaki dönüşüm daha da önemli hale geliyor.

AYB, önümüzdeki aylarda doğru kararlar alarak bankacılık endüstrisinde emsal teşkil edip yeşil ve adil bir toparlanmanın AB’nin kamu maliyesi için ileriye giden yol olduğunu gösterebilir.

Yazının aslına buradan ulaşabilirsiniz.