Avrupa Çevre Ajansı’nın (EEA) ilk risk değerlendirmesi için hazırladığı rapora göre, Avrupa karşı karşıya olduğu hızla artan iklim risklerine hazırlıklı değil. Raporda, Avrupa için potansiyel ciddi sonuçları olan 36 önemli iklim riskinin yarısının ele alınması için daha fazla eylemin gerektiği ve acil eylem gerektiren beş riskin daha bulunduğu ifade edildi.
EEA İdari Direktörü Leena Ylä-Mononen, “Yeni analizimiz, Avrupa’nın değişen toplum ihtiyaçlarına yönelik yapılan çalışmalardan daha hızlı büyüyen acil iklim riskleriyle karşı karşıya olduğunu gösteriyor” dedi.
Raporda, iklim tehditlerinin ne kadar ciddi olduğu ve Avrupa’nın bunlarla başa çıkmak için ne kadar hazır olduğu değerlendiriliyor. Rapora göre, fosil yakıt kirliliği ile gezegen ısındıkça daha da kötüleşen en acil riskler; sıcaklık stresi, ani sel ve nehir taşkınları, kıyı ve deniz ekosistemlerinin sağlığı ve felaketlerden kurtulmak için dayanışma fonlarına duyulan ihtiyaç.
Araştırmacılar, “sıcak nokta” bölgesi olarak tanımladıkları Güney Avrupa’daki risklerden altısını yeniden değerlendirdiğinde, mahsulleri güvende tutmak ve insanları, binaları ve doğayı kontrol edilemeyen yangınlardan korumak için de acil eyleme ihtiyaç duyulduğunu gördü.
Wageningen Üniversitesi’nde çalışan ve son Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) raporunda Avrupa bölümünün eş başkanlığını yapan Robbert Biesbroek, adaptasyona dair artan kanıtlar olsa da bunların kesinlikle yeterli olmadığını ifade etti: “Yeterince hızlı ilerlemiyoruz ve en çok ihtiyacı olanlara ulaşmıyoruz. Bu oldukça korkutucu.”
Raporda ayrıca, finans sektöründeki mevcut stres testlerinin büyük olasılıkla hafife alabileceği “basamaklı ve bileşik” riskler konusunda da uyarıda bulunuldu. Örneğin sıcak hava, Güney Avrupa’yı kurutur, mahsulleri öldürür ve su kaynaklarını daraltırken aynı zamanda toprağı sertleştirerek ani sel olasılığını artıracak ve bitki örtüsünü kurutacak. Bunun sonucunda ise orman yangınları daha hızlı yayılacak.
Çoklu krizlere yanıt vermeye çalışan hükümetler ve hazırlık yapmayan toplumlar kaynak açısından daha fazla zorlanacak. EEA Etkiler ve Uyum Grubu Başkanı Blaž Kurnik, risklerin politikalardaki gelişmeleri geride bıraktığını ifade etti.
Avrupa, Sanayi Devrimi’nden bu yana en fazla ısınan kıta oldu. Karbondioksitin atmosferi tıkamasına ve güneş ışığını hapsetmesine neden olan faaliyetler sonucunda Avrupa küresel ortalamadan iki kat daha hızlı ısındı.
Araştırmacılar yüzyıl boyunca düşük ve yüksek ısınmaya ilişkin iki olası senaryoyu incelediler. Bu tür dramatik değişikliklerin etkilerinin daha uzun zaman dilimlerinde ortaya çıkacağını ve bu nedenle kısa vadede eylem aciliyetini değiştirmeyeceğini öne sürerek iklim sistemindeki potansiyel devrilme noktalarını dikkate almadılar.
Raporun danışma kurulunda yer alan Bristol Üniversitesi’nden Daniela Schmidt, raporun sunduğu coğrafi ayrıntının önemli olduğunu belirtirken, risklerle ilgili başka bir rapora ihtiyaç olup olmadığını sorguladı: “Başka bir rapor hazırlanması eylemi artıracak mı, insanları bizim için önemli risklerin neye benzediği konusunda daha fazla bilgiye sahip olduğunda daha hazır hale gelecekler mi?”
Aynı zamanda IPCC raporunun Avrupa bölümünün eş başkanı olan Schmidt, hükümetlerin, şehirlerin ve bireylerin riskleri azaltmakta etkili olabileceklerini ve bunu yapmak için atılacak adımların temiz hava ve daha iyi konut gibi toplumsal faydaları beraberinde getireceğini ifade etti.
Avrupa Komisyonu bu hafta başında iklim risklerinin yönetimine ilişkin bir bildiri sunacağını açıkladı. EEA raporunda, birçok iklim riskinin zaten kritik seviyelere ulaştığını belirtiyor. Eğer kesin önlemler şimdi alınmazsa, çoğu iklim riski bu yüzyılın sonunda kritik veya felaket seviyelerine ulaşabilir. Ylä-Mononen bunun son uyarı olabileceğini vurguladı.
İklim değişikliği açısından dönüm noktası olarak nitelendirilen ve Uluslararası Adalet Divanı'ndan görülen davanın duruşmaları sona…
Enerji Yatırımcıları Derneği Başkanı Cem Özkök, GES ve RES projelerinin yapı denetim kapsamından çıkarılmasının, yatırımcıların…
Dünya Ekonomik Forumu’nun yeni bir çalışmasına göre, küresel seragazı emisyonlarının %40’ını oluşturan sekiz sektördeki emisyon…
Dünya, kuraklık ve arazi bozulumuna en çok maruz kalan ülkeleri desteklemek için yeni bir çerçeve…
İklim ve çevre alanında çalışan 8 sivil toplum kuruluşu, okul, hastane, belediye binası, kamu binası,…
Çin, kömür çıkarımı sırasında açığa çıkan metan emisyonlarını azaltma amacıyla daha sert kurallar getireceğini duyurdu. Metan,…