NOAA’nın yeni ölçüm göstergesine göre atmosferdeki karbondioksit miktarı, ölçümlere başlandığından beri en yüksek seviyesine ulaştı.
Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi’nden (NOAA) ve California San Diego Üniversitesi’ndeki Scripps Okyanus Bilimi Enstitüsü’nden bilim insanları, çalışmanın, NOAA’nın Hawaii’deki Mauna Loa’daki hava istasyonundaki havadaki karbondioksit miktarına dayanan bulguların, ölçümlerin 63 yıl önce başlamasından bu yana en yüksek seviyesine ulaştığını gösterdiğini söyledi.
NOAA’nın dağın tepesindeki gözlemevine koyulan ölçüm aletleri, geçtiğimiz ay milyonda yaklaşık 419 parça (PPM), Mayıs 2020’de ise milyonda 417 parçadan fazla karbondioksit kaydetti.
1958’de karbondioksiti takibe başlayan bilim insanı Charles David Keeling’den sonra Keeling Eğrisi olarak adlandırılan ölçüm, atmosferik karbon seviyeleri için küresel bir ölçüt.
NOAA’nın Küresel İzleme’sinden bilim insanı Pieter Tans, bir raporda, karbondioksit iklim değişikliğinin önemli bir itici gücü olduğundan, bulgular, fosil yakıtların kullanımının, ormansızlaşmanın ve karbon emisyonlarına yol açan diğer uygulamaların azaltılmasının, felaket sonuçlarından kaçınmak için birinci öncelik olması gerektiğini gösterdiğini söyledi.
Tans, “Atmosfere yılda yaklaşık 40 milyar metrik ton karbondioksit kirliliği ekliyoruz. Bu, yaktığımız ve her yıl karbondioksit olarak atmosfere saldığımız bir karbon dağı” dedi.
Şu anda havadaki karbon miktarı, deniz seviyesinin bugünkünden 24 metre daha yüksek olduğu ve ortalama sıcaklığın Sanayi Devrimi’nden önce -13 derece daha yüksek olduğu, yaklaşık 4 milyon yıl önceki seviyelerde.
Raporda, pandemi nedeniyle kapanmalara rağmen, kısmen karbon salan orman yangınları ve karbonun atmosferdeki doğal davranışı nedeniyle bilim insanları atmosferdeki toplam karbon miktarında bir düşüş göremediler.
Tans, ölçülen karbondioksit seviyelerinin Hawaii yanardağlarının patlamasından etkilenmediğini, istasyonun aktif volkanlardan yeterince uzakta olduğunu ve ölçümlerin bozulmadığını ve ara sıra karbondioksit bulutlarının verilerden çıkarıldığını söyledi.
COP29, küresel iklim değişikliğiyle mücadelede belirli bir adım olmasına rağmen bazı kritik konularda ilerleme kaydedilemedi…
Önemli risk uzmanlarının kalem aldığı yeni bir rapor, iklim krizine yönelik değerlendirmelerin ciddi etkileri göz…
İzmir Gediz Deltası’nda yapılmak istenen Bölgesel Isıtma ve Termal Sağlık Amaçlı Jeotermal Kaynak Arama Projesi’ne…
2025 Küresel Riskler Raporu'na göre, devlet temelli silahlı çatışma, 2025 yılı için en önemli ve…
COP29 görüşmelerinde ilerleme özellikle karbon azaltım ve giderme projeleri ile kredilendirme ticaretini esas alan 6.4…
İklim değişikliğiyle mücadelede yeşil ekonomiye doğru bir dönüşüm her geçen gün daha kaçınılmazken, küresel sanayinin…