2100 yılına kadar ortalama küresel sıcaklıklardaki artışın 2,5 santigrat derecenin altına düşebileceğini umudu, seragazı emisyonlarının mevcut hızda devam etmesi durumunda ihtimal dışı kalacak. Yeni araştırmalar, atmosferin karbondioksit duyarlılığını yeniden değerlendiriyor.
Haber: Njuwa Maina
Çeviri: S. Sena Akkoç
Cenevre merkezli Dünya İklim Araştırma Programı kapsamında yapılan çalışma, sanayi öncesi dönemlerden bugüne karbondioksit seviyesinin iki katına çıkması durumunda gerçekleşecek sıcaklık artışının tahmini aralığını daraltmaya yönelik ilk belirgin ilerlemeyi sunuyor.
Araştırmaya göre, emisyonların iki katına çıması sanayi öncesi seviyelere göre 2,6 ile 4,1 derece arasında ısınmayı tetikleyecek. Yani en iyi senaryodaki sıcaklık artışı, ısınmanın 1,5 ile 4,5 derece arasında olacağını gösteren bir önceki çalışmalara göre daha yüksek.
Kaliforniya, Oakland’daki Breakthrough Enstitüsü’nün araştırma merkezinde iklim bilimci ve araştırmanın ortak yazarlarından biri olan Zeke Hausfather, “2080 yılına kadar mevcut karbondioksit emisyon oranımız iki katına çıkacak. İklim değişikliği, düşündüğümüz kadar kötü” dedi.
Seragazı emisyonu düşmedikçe 2015 Paris İklim Anlaşması ile belirtilen ortalama küresel sıcaklıklardaki artışı 1.5 derecede sınırlama hedefinin neredeyse asla gerçekleşemeyeceği yönünde bilimsel görüş birliği var.
İklim duyarlılığı parametresi olarak bilinen karbondioksit konsantrasyonunun iki katına çıkması, 1970’lerden beri geleceğe dair sıcaklık tahmini modellerinin dayanak noktası oldu.
Çarşamba günü Reviews of Geophysics dergisinde yayımlanan çalışma, bilgisayar simülasyonlarını kullanarak tarih öncesi sıcaklıkları gösteren uydu gözlemleri, tarihi sıcaklık kayıtları ve ağaç halkaları kanıtlarına dayanıyor.
Hausfather bu çalışmanın “Karbondioksitin atmosferdeki artışı sonucunda dünyanın ne kadar ısınacağını daha iyi anlamamızı sağladığını” söyledi ve dünyanın deniz seviyesinin aşırı yükselişini ve diğer şiddetli iklim etkilerini görme yolunda olduğunu ekledi.
Yazının aslına buradan ulaşabilirsiniz.
COP29, küresel iklim değişikliğiyle mücadelede belirli bir adım olmasına rağmen bazı kritik konularda ilerleme kaydedilemedi…
Önemli risk uzmanlarının kalem aldığı yeni bir rapor, iklim krizine yönelik değerlendirmelerin ciddi etkileri göz…
İzmir Gediz Deltası’nda yapılmak istenen Bölgesel Isıtma ve Termal Sağlık Amaçlı Jeotermal Kaynak Arama Projesi’ne…
2025 Küresel Riskler Raporu'na göre, devlet temelli silahlı çatışma, 2025 yılı için en önemli ve…
COP29 görüşmelerinde ilerleme özellikle karbon azaltım ve giderme projeleri ile kredilendirme ticaretini esas alan 6.4…
İklim değişikliğiyle mücadelede yeşil ekonomiye doğru bir dönüşüm her geçen gün daha kaçınılmazken, küresel sanayinin…