Amazon’da 4500 km2’lik ormansız alan yanmaya hazır durumda. Bölge sağlık hizmetleri halihazırda koronavirüs krizinden sekteye uğramışken, olası bir orman yangını felaketinde yeterince sağlık desteği sağlanamayabilir.
Amazon’da Brezilya’nın São Paulo şehrinden üç kat daha büyük olan 4500 kilometrekarelik ormansız alan yanmaya hazır durumda. Geçen yılın ilk dört ayında yakılan bölgeler ise hâlâ yanmadı.
Yerde bulunan bitkiler, Haziran ayında başlayan yağışsız sezon ile birlikte 2019’da yaşanan yoğunluktaki bir orman yangınıyla yanıp kül olabilir.
Eğer bu yaşanırsa, solunum yolu hastalıkları gözle görülür bir şekilde artacak ve halihazırda COVID-19 krizinden etkilenen bölge sağlık sistemi iyice sekteye uğrayacak.
Uyarı, Pazartesi günü (8 Haziran) Amazon Çevre Araştırması Enstitüsü (IPAM) tarafından hazırlanan teknik açıklamada yayımlandı. Bilim insanlarının hesaplamalarına göre, yangın çıkması çok olası olan ormansızlaşmış bölgenin büyüklüğü 4500 km2’yi buluyor.
Ormansızlaşma önümüzdeki aylarda bu hızla devam ederse, ağaç kesiminin ve yangınların en yoğun olduğu kurak dönemin başlamasıyla birlikte yaklaşık 9000 km2’lik alan küle dönebilir.
IPAM araştırmacısı ve teknik açıklamanın başyazarı Paulo Moutinho, “Bu seneki orman yangınlarını ve ormansızlaşmayı azaltmak yalnızca çevreyi korumak için değil, sağlık önlemleri için de oldukça gerekli” dedi.
En çok yangına maruz kalan Amazon şehirlerinde 2018 yılına göre %53 daha fazla hava kirliliği gözlendiğini ortaya koyan geçen seneki veriler endişe duyulmasına sebep oldu.
Moutinho aynı zamanda “Kamu yetkilileri ormansızlaşma ve yangınları durdurmayı başaramazsa küresel salgın için tahmin edilen can kayıplarının dahi üzerine çıkılabilir. Şu an yapılması gereken en önemli şey önlem alınması” uyarısında bulundu.
Bölgede dumana maruz kalan yüzlerce insan sağlık kliniklerine ve hastanelere başvuruyor. Eğer aynı şey 2020 yılında da yaşanırsa, koronavirüs hastalarının doldurduğu hastanelerde yer bulunamayabilir.
São Paulo Üniversitesi fizikçisi Paulo Artaxo, “Amazon’un büyük çoğunluğu yangın sezonu boyunca São Paulo merkezinden daha kirli bir havaya sahip oluyor. Bunun özellikle çocuklar ve yaşlılar gibi en savunmasız kişilere olmak üzere sağlık üzerinde güçlü etkileri bulunuyor. Yangının yarattığı kirlilikler binlerce kilometre taşındığından, izole bir şekilde yaşayan yerli toplulukları da Dünya Sağlık Örgütü’nün hava kirliliği standartlarını aşan bu sağlıksız havayı soluyor” şeklinde konuştu.
Ormansızlaşmış ve yanmamış bölgelerin %88’i Brezilya’nın 4 farklı eyaletinde yoğunlaşıyor: Pará (%42), Mato Grosso (%23), Rondônia (%13), ve Amazonlar(%10).
Daha dikkatli incelendiğinde, özellikle 11 bölge endişe veriyor. Bu bölgeler ön planda tutulmalı, federal ve eyalet hükümetleri tarafından komuta ve kontrol önlemleri alınmalı ve sağlık planlamaları yapılmalı.
Teknik açıklamada imzası bulunan IPAM bilim direktörü Ane Alencar, ormanların yangınlar aracılığıyla arazi kullanımına açıldığını belirtti.
Alencar açıklamasına, “Amazon’da yüksek oranda ormansızlaşma gözlemlendiğinde sıcak bölgelerde artış yaşanıyor. Bunu 2019 başlarında deneyimledik ve hiçbir önlem alınmazsa yüksek ağaç kesme oranına sahip 2020 yılında da aynı şeyler yaşanacak” şeklinde devam etti.
Hava kirliliği ile fiziksel rahatsızlıklar arasındaki bağ üzerine daha önce birçok araştırma yapılmıştı. Ancak yeni…
Küresel kömür talebinin bu yıl rekor seviyeye ulaşmasının ardından 2027'ye kadar yatay bir seyir izleyeceği…
Türkiye’de 10 kentte enerji şirketlerinin projeleri için acele kamulaştırma kararı verildi. Niğde, Ankara, İstanbul, Sakarya,…
Dünyanın ortalama sıcaklığının orta vadede 1,5 dereceden öte 2 dereceyi de geçebileceğini belirten Prof. Dr.…
Karbon emisyonları azaltımı hedeflerini açıklayan Kanada hükümeti, resmi danışma kurulunun tavsiye ettiği miktarın altında bir…
Türkiye’de son yıllarda birçok göl ve su kaynağında yaşanan kuraklık, Salda Gölü'nde de derinden hissediliyor.…