Bu yıl dokuzuncusu açıklanan yıllık küresel iş dünyası riskleri anketi “Allianz 2020 Risk Barometresi”nde, en büyük riski olarak siber tehditler öne çıktı. İklim değişikliği ise, araştırma tarihinin en yüksek seviyesine ulaştı. AGCS CEO’su Joachim Müller, siber tehditler ve iklim değişikliğinin; şirketlerin önümüzdeki 10 yılda yakından izlemeleri gereken en önemli iki risk olduğuna dikkat çekti.
Allianz Global Corporate & Specialty (AGCS) tarafından gerçekleştirilen yıllık küresel iş dünyası riskleri anketi Allianz Risk Barometresi’nin dokuzuncusu yayımlandı. Çalışma, bu yıl aralarında CEO’ların, risk yöneticilerinin, brokerların ve sigorta uzmanlarının da bulunduğu 100’ü aşkın ülkeden 2.718 uzmanın görüşlerine yer vererek rekor katılıma ulaştı. Allianz 2020 Risk Barometresi’ne göre siber olaylar %39’la ilk kez en büyük küresel iş dünyası riski oldu. %27’yle üçüncü olan mevzuat ve yönetmeliklerdeki değişiklikler ve %17’yle yedinci sırada yer alan iklim değişikliği listede en çok basamak atlayan riskler oldu. Bu sonuçlar ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşının, Brexit’in ve küresel ısınmanın şirket ve ülkeleri küresel çapta endişelendirdiğine işaret ediyor.
İklim Haber'i Telegram'da Takip Edin!İklim Haber'i Linkedin'de Takip Edin!
Çalışma ile ilgili değerlendirmede bulunan AGCS CEO’su Joachim Müller, Allianz 2020 Risk Barometresi’nin, siber tehditler ve iklim değişikliğinin; önümüzdeki 10 yılda yakından izlenmesi gereken en önemli iki risk olduğunu gösterdiğine dikkat çekti: “Elbette mücadele edilmesi gereken pek çok başka hasar ve aksaklık senaryoları da var. Ancak kurum yönetimleri ve risk yöneticileri siber tehdit ve iklim değişikliği risklerine çözüm bulamazlarsa, bu durumun büyük ihtimalle şirketlerinin operasyonel performansı, finansal sonuçları ve itibarıyla birlikte kilit paydaşları üzerinde de olumsuz etkileri olacak. Siber tehdit ve iklim değişikliği riskleri için hazırlık ve plan yapmak hem rekabet gücü açısından avantaj sağlayacak, hem de dijitalleşmenin ve küresel ısınmanın hâkim olduğu bir çağda işletme direncini artıracak.”
Görmezden Gelmek, Mücadele Etmekten Daha Masraflı
Araştırmanın çarpıcı sonuçlarından biri de, iklim değişikliğinin, yedinci Allianz Risk Barometresi’nden bu yana en yüksek seviyeye yükselmesi ve %17’lik bir orana ulaşması oldu. İklim değişikliği halihazırda Avustralya, Hong Kong, Hindistan ve Endonezya gibi ülke ve bölgelerdeki risk yönetimi uzmanlarının etkisiyle Asya-Pasifik bölgesi genelinde en büyük üç işletme riski arasında yer alıyor. Rapora göre, şirketlerin gelecekte daha fazla davayla karşı karşıya kalma gerçeğine hazırlıklı olmaları gerekebilir. Başta ABD’de olmak üzere halihazırda 30 ülkede ‘en fazla karbon salan şirketleri’ hedef alan iklim değişikliğine ilişkin davalar açıldı.
AGSC Çevresel, Sosyal ve Yönetişimsel İşletme Hizmetleri Başkanı Chris Bonnet konuyla ilgili şöyle konuştu: “Şirketler, küresel ortalama sıcaklık artışının 2 dereceyi aşması durumunda küresel ısınmanın olumsuz etkilerinin dramatik sonuçlara neden olabileceğinin giderek daha fazla farkına varıyor. Harekete geçilmediği takdirde düzenleyiciler eyleme geçecektir ki bu da müşterilerin, paydaşların ve iş ortaklarının kararlarını etkileyecektir. İklim değişikliği riskini göz ardı etmek, onunla mücadele etmekten daha masraflı. Bu nedenle, tüm şirketler, iklim değişikliğiyle mücadeleye geçiş konusundaki rollerini, duruşlarını ve hızlarını belirlemelidir. Risk yöneticileri, diğer görevlerinin yanı sıra bu süreçte de kilit rol oynamalıdır.”
Dünyada İlk 10 Risk Sıralaması*
1/ Siber riskler %39
2/ İş kesintisi %37
3/ Mevzuat ve yönetmeliklerdeki değişiklikler %27
4/ Doğal afetler %21
5/ Pazar gelişmeleri %21
6/ Yangın, infilak %20
7/ İklim değişikliği %17
8/ İtibar ve marka değerinin kaybı %15
9/ Yeni teknolojiler %13
10/ Makroekonomik gelişmeler %11
Türkiye’de İlk 10 Risk Sıralaması
1/ Makroekonomik gelişmeler %59
2/ Doğal afetler %41
3/ Yangın, infilak %35
3/ Politik riskler ve şiddet %35
5/ Mevzuat ve yönetmeliklerdeki değişiklikler %29
6/ İş kesintisi %24
7/ İklim değişikliği/hava değişimindeki artış %12
7/ Siber tehditler %12
7/ Pazar gelişmeleri %12
10/Yeni teknolojiler %6
*Rakamlar, bir riskin söz konusu ülkede ne sıklıkla seçildiğini yüzde cinsinden ifade etmektedir. Üç riske kadar seçim yapılabildiği için sonuçların toplamı % 100’e eşit olmamaktadır.