Avrupa Komisyonu’ndan kıdemli bir uzman AB’nin kömür madeni bölgelerini, iklim hedeflerine ulaşmak adına birçok temiz teknolojide kullanılan kobalt gibi hammaddelerin sağlanabileceği bölgelere dönüştürülmesi gerektiğini söyledi.
Avrupa Komisyonu’ndan kıdemli bir uzman dün (29.06.2020), Avrupa Birliği’nin (AB) kömür madeni bölgelerini, iklim hedefine ulaşmak ve ithalat bağlılığını azaltmak adına temiz teknoloji için gereken, kobalt gibi nadir elementleri arama bölgelerine dönüştürmesi gerektiğini söyledi.
AB bir süredir doğal kaynakların ithalatına olan bağımlılığıyla mücadele ediyor. Ancak tartışmalar, blokun, 2050 yılına kadar yeşil bir toparlanmayı teşvik etmek ve net sıfır ekonomi olma hedeflerini karşılamak için koronavirüs krizini kullanmayı amaçlamasıyla ivme kazandı.
Avrupa Komisyonu, sürdürülebilir madencilik planlarını ortaya koymak için yeni maden çıkarma ihtiyacını sınırlamayı ve geri dönüşümü artırmayı hedefleyen bir strateji üzerinde çalışıyor. Komisyon ayrıca yeni maden projelerini ve Avrupa’daki 230 bin maden işçisinin yeni bir eğitimden geçmesini destekleyebilecek 40 milyar euroluk bir Adil Geçiş Fonu da sunmuştu.
Komisyonun endüstri politikaları departmanı Genel Direktörü Kerstin Jorna, dün gerçekleşen sanal etkinlikte “Kendimize, geçmişte olduğu gibi devam etmek isteyip istemediğimizi, tüm bu hammaddeleri ithal edip etmeyeceğimizi ve bu hammaddelerin Avrupa’ya ithalatına bağlı olup olmadığını sormalıyız” dedi.
Şu anda Kongo Demokratik Cumhuriyeti dünyadaki kobalt ihtiyacının %60’ını karşılıyor, nadir hammaddelerin %70’i ise Çin’den geliyor. Jorna, bir Komisyon raporunun, 2030 itibarıyla şimdikinden beş kat daha fazla kobalta ihtiyaç duyulacağını bulduğunu söyledi. Avrupa’nın ihtiyaç duyduğu nadir hammaddeler ise, rüzgar türbinleri ve robotlara olan talebin artmasıyla önümüzdeki 10 yıl içerisinde 10 katına çıkabilir.
Kobalt Finlandiya’da çıkarılıyor olmasına ve Polonya kömür bölgesi Silezya’da bulunmasına rağmen, Avrupa Kongo’nun doğal kaynaklarına rakip olamaz. Komisyon ayrıca, geçtiğimiz ay, AB’nin 2025 yılına kadar blokun talebinin % 80’ini karşılayacak yeterli lityum projesiyle kendi nadir hammaddelerine ve lityumuna sahip olduğunu açıklamıştı.
COP29, küresel iklim değişikliğiyle mücadelede belirli bir adım olmasına rağmen bazı kritik konularda ilerleme kaydedilemedi…
Önemli risk uzmanlarının kalem aldığı yeni bir rapor, iklim krizine yönelik değerlendirmelerin ciddi etkileri göz…
İzmir Gediz Deltası’nda yapılmak istenen Bölgesel Isıtma ve Termal Sağlık Amaçlı Jeotermal Kaynak Arama Projesi’ne…
2025 Küresel Riskler Raporu'na göre, devlet temelli silahlı çatışma, 2025 yılı için en önemli ve…
COP29 görüşmelerinde ilerleme özellikle karbon azaltım ve giderme projeleri ile kredilendirme ticaretini esas alan 6.4…
İklim değişikliğiyle mücadelede yeşil ekonomiye doğru bir dönüşüm her geçen gün daha kaçınılmazken, küresel sanayinin…