;
Politika

Akbelen Davası 12 Kasım’da: “Toprağımızı ve Yaşam Alanımızı Koruyoruz”

akbelen

Akbelen Ormanı’nın maden için yok edilmesine karşı nöbet tutanlara ilişkin “Ormanı işgal ve faydalanma” suçundan açılan dava 12 Kasım’da görülecek. İkizköylüler ise dayanışma çağrısı yaparken, “Akbelen Ormanı’nı korumak kamu yararı gereğidir. Bu görev ve sorumluluğu sonuna kadar sürdüreceğiz” dedi.

Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’deki Akbelen Ormanı’nda ağaç kesimine karşı nöbet tutan yurttaşlara dava açıldı. “Ormanı işgal ve faydalanma” suçundan açılan dava 12 Kasım Salı günü saat 10.50’de Milas 4’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek. İkizköylü yurttaşlar, dava öncesi dayanışma çağrısı yaptı.

Nöbet alanına baskın ve müdahalenin 12 Eylül 2023 tarihinde gerçekleşmesinden kaynaklı 12 Kasım’da görülecek davaya Akbelen 12 Eylül davası adını veren İkizköylüler, “Üzerimizde her geçen gün uydurma gerekçelerle yeni soruşturmalar başlatılıyor, davalar açılıyor, cezalar kesiliyor. Şimdi de Akbelen yok olmasın diye tuttuğumuz nöbet için ormanı işgal ve faydalanma suçundan yargılanıyoruz. Ormanı işgal eden biz değil, şirketlerdir” dedi.

Köylerinde hayatta kalma mücadelesi verdiklerinin altını çizen İkizköylüler, “Akbelen Ormanı’nın katledilmesinden sonra topraklarımızı ve yaşam alanlarımızı korumaya çalışıyoruz. Zeytinliklerimize göz diken şirket ile onun özel güvenliği ve taşeronu gibi hareket eden, görevlerini kötüye kullanan kamu görevlileri bizleri yıldırmak için yeni yollar deniyor” derken Akbelen Ormanı’nı korumanın kamu yararı gereği olduğunu vurguladı: “İkizköy’ü korumak Milas’ın, Muğla’nın, Türkiye’nin geleceğidir. Bu görev ve sorumluluğu sonuna kadar sürdüreceğiz.”

Geçtiğimiz yıl 12 Eylül’de gerçekleştirilen baskın üzerine haklarında soruşturma başlatılan ve dava açılan İkizköylü yurttaşlar, şu ifadelerle çağrıda bulundu: “Hem suçlu hem güçlü bu davayı açanlara; mücadeleyi kırmak, bizleri susturmak için kolları sıvayanlara; ormanı yok edenleri değil ormanı korumak için 7/24 nöbet tutanları yargılayanlara, köylüyü değil şirketleri koruyanlara sesleneceğiz: Baskılar bizi yıldıramaz. Akbelen direnişi yargılanamaz.”