;
Politika

Azerbaycan COP29’a Katılacak Küçük Ada Devletlerinin Masraflarını Karşılamak İstiyor

bakü

Üst düzey bir COP29 yetkilisi, bu yılki COP29 BM iklim zirvesine ev sahipliği yapan Azerbaycan hükümetinin, iklim açısından hassas küçük ada devletlerinden gelen müzakerecilerin zirveye katılma masraflarını karşılamayı teklif ettiğini söyledi.

Kasım ayında yapılacak Birleşmiş Milletler iklim zirvesinde ülkeler, yoksul ülkelerin iklim değişikliğiyle başa çıkmalarına yardımcı olmak için yeni bir finansman hedefi belirleyecek. Bu, yükselen deniz seviyelerine maruz kalan ada ülkeleri için sonuçlar doğuracak bir konu.

COP29’un üst düzey yetkilisi, Bakü’nün, COP29’a katılacak gelişmekte olan her küçük ada devletinden (SIDS) dört delegenin (ilgili ülkenin müzakere heyeti başkanı ve diğer üç yetkilinin) seyahat, otel ve diğer tüm masraflarını karşılamayı teklif ettiğini söyledi.

Bu hareketi, görüşmelerin kapsayıcı olmasını sağlamaya yönelik bir girişim olarak nitelendiren yetkili, “İhtiyacı olan ülkelerin katılımını sağlamak için elimizden geleni yapacağız” dedi.

COP29’un 11-22 Kasım tarihleri ​​arasında Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenmesi planlanıyor. Yetkili, söz konusu fon miktarını doğrulamayı reddetti. BM iklim müzakerelerine yaklaşık 40 SIDS katılıyor.

Yıllık BM iklim zirveleri sırasında ev sahibi şehirlerdeki otel fiyatlarının yükselmesi, son yıllarda bazı delegeler arasında yinelenen bir şikayet haline geldi.

Gelişmekte olan ülkelerden gelen delegeler, BM iklim müzakerelerine katılımlarını desteklemek için, BM iklim organı, bölgesel kuruluşlar ve ikili bağışçıları da dahil olmak üzere çeşitli finansman kaynaklarından yararlanıyor.

Küçük ada ülkeleri, küresel iklim müzakerelerinde güçlü bir söz sahibi ve hükümetlerden iklim değişikliğini dizginlemek için sürekli olarak çok daha iddialı adımlar atmasını talep ediyorlar.

Ülkeler geçen yıl Dubai’de düzenlenen COP28 zirvesinde “fosil yakıtlardan uzaklaşma” konusunda anlaşmıştı. Uzlaşmaya, SIDS’ler, Avrupa Birliği ve diğer bazı ülkelerin fosil yakıtlardan “aşamalı çıkış” konusunda daha güçlü bir taahhüt için baskı yapmasının ardından varılmıştı. Petrol ve gaz zengini bazı Körfez ülkeleri bu harekete karşı çıkmıştı.