2024, her geçen gün şiddetlenen iklim krizi karşısında dünya liderlerinin birçok adım atması gereken bir yıl. Bunun yanı sıra gezegenin geçtiğimiz yıllardakine benzer halk hareketlerine ihtiyacı var.
Dünyadaki tüm seçimler arasında iklim için en önemli olan ABD. Dünyanın en büyük ikinci kirleticisinin politikaları, Beyaz Saray’da kimin olduğuna bağlı olarak değişiyor.
5 Kasım’daki seçimde Joe Biden ve Donald Trump karşı karşıya gelecek. Anketler şu anda Trump’ın kazanma olasılığının daha yüksek olduğunu öne sürüyor. Olası bir Trump zaferi, seçimlerin hemen ardından başlayacak COP29’daki iklim umutlarına büyük bir darbe vurabilir.
Her iki adayın da nerede durduğunu biliyoruz. Trump, başkanlık döneminde ABD’yi Paris Anlaşması’ndan geri çekmişti. Biden, görevdeki ilk gününde ülkesini anlaşmaya yeniden dahil etmiş, ardından 369 milyar dolarlık bir yeşil bütçe ortaya koymuştu.
Başkanlık seçimleriyle aynı gün, ABD’liler Temsilciler Meclisi’ndeki tüm sandalyelere ve Senato’dakilerin üçte birine de oy verecekler. Temsilciler Meclisi’ndeki Cumhuriyetçi kontrolü, ABD iklim finansmanı için büyük bir engel. Demokratların burada kontrolü kazanması, ülkenin en azından Yeşil İklim Fonu’na olan 3 milyar dolarlık vaadini yerine getirmesi anlamı taşıyabilir.
Özellikle COP28’de finansman tartışmaları, fosil yakıtlara kıyasla oldukça geride kaldı. Ancak 2024 finans yılı olacak. Ülkelerin, 2025’te başlayacak yeni taahhüt döngüsü öncesinde finansman hedefi üzerinde Bakü’deki COP29’da bir anlaşmaya varması bekleniyor.
Kimin ödeme yapacağı, kimin ödeme alacağı, ne kadarlık bir bütçe oluşturulacağı ve bütçenin hangi alanlarda harcanacağı konularında yoğun tartışmalar olacak. Hükümetlerin yanı sıra özel sektörlerin de işin içine katılması gündemde. Seçenekler arasında uluslararası nakliye, havacılık, finansal işlemler ve fosil yakıtlar üzerine yeni vergiler var. Bunun için Fransa ve Kenya özel görev komitesini başlattı.
ABD, Almanya ve diğer bazı ülkeler ise Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu’ndan daha fazla para almak adına çaba göstermeye devam edecek.
Şimdiye kadar neredeyse her yıl, daha fazla seragazı pompalayarak “rekor emisyonlara” neden olundu. Ancak 2023 bunun son yılı olabilir. Climate Analytics tarafından hazırlanan bir rapor, emisyonların 2023’te zirveye çıkma ve 2024’te düşmeye başlama olasılığının% 70 olduğunu ortaya koyuyor. Uluslararası Enerji Ajansı’nın tahminleri de benzer yönde. Ancak ABD hükümeti bu konuda daha karamsar.
Mısır’daki COP27’de Kayıp ve Zarar Fonu’nun kurulmasının kararlaştırılmasının ardından COP28’te ise fonun işlerlik kazanması kabul edildi. Bölgesel gruplar şimdi yönetim kurulu üyelerini fona atıyorlar. Zamanı gelince kurulun buluşması, politikaları kabul etmesi, vaat edilen parayı alması ve dağıtmaya başlaması gerekiyor. Ancak kesin olan şu ki, bu yıl kuraklıklar, sıcak hava dalgaları, fırtınalar, orman yangınları ve daha fazlası milyonlarca insanın hayatını etkileyecek. Kısacası iklim krizi kaynaklı mağdurlar daha fazla bekleyemez.
Bu yıl COP28’de hükümetler sağlık, gıda güvenliği ve doğayı koruma gibi alanlarda iklim değişikliğine uyum sağlama hedefleri belirlemeyi kabul etti. Şimdi sıra bu hedefleri güçlü rakamlarla desteklemek. Gelişmekte olan ülkeler, tarımsal üretim üzerindeki olumsuz iklim etkilerini 2030 yılına kadar% 50 azaltma hedefi gibi rakamlar istiyor. Ancak gelişmiş ülkeler, rakamların iklim değişikliğine ne kadar iyi uyum sağladığımızı olduğunuzu gösteremeyeceğini savunuyor. Bu tartışmayı Haziran ayında Bonn’daki pre-COP toplantılarında ve Kasım ayında Bakü’deki COP29’da yapacaklar.
2009’dan bu yana hükümetler fosil yakıtlara verilen sübvansiyonlardan kurtulma sözü vermeye devam etti, ancak bu sözlerini hiçbir zaman tutmadılar. COP28’te, Fransa ve Kanada’nın da aralarında bulunduğu bir düzine ülke, bu vaadi nihayet eyleme dönüştürmek için bir koalisyona katıldı. COP29 tarafından fosil yakıt sübvansiyonlarının bir envanterini çıkarmayı taahhüt ettiler.
Envanter çıkarılması bu konudaki eylemi canlandırabilir. Hollanda envanterini yayımladıktan sonra ülkenin her yıl fosil yakıtlara 40 milyar dolar yatırdığı ortaya çıktı. Bu da eylemcilerin ülkenin parlamento binasında eylem yapmasına neden oldu. Yeni envanterler yeni eylemleri tetikleyebilir.
COP29 başmüzakerecisi Yalchin Rafiyev’in "üç yıllık teknik süreçte ilk kez tartışma için uygulanabilir bir temel"…
BM iklim müzakerelerine ilk defa heyet gönderen Taliban, Afganistan’ın iklim finansmanından yararlanmasını talep ediyor. Geçimi…
Climate Action Tracker tarafından yapılan analiz, mevcut politikaların devam etmesi durumunda ortalama sıcaklık artışının 2100…
Önde gelen bağımsız ekonomistlerden oluşan bir grubun yaptığı yeni bir çalışma, yoksul ülkelerin, 2030 yılına…
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, Türkiye’nin ilk olarak COP28'te duyurulan nükleer enerji kapasitesini 2050'ye…
COP29 zirvesinde iklim finansmanı müzakereleri hız kazanırken, yeni bir çalışma, IMF’nin iklimle ilgili felaketlerden zarar…